Sizlere söz verdiğim gibi yeni yazı dizimle karşınızdayım. Bu yazı dizisinde sizleri her hafta 5-10 dakikalığına comics aleminden uzaklaştırıp Fumetti dünyasına sürme gayretinde olacağım. Her hafta bu gün bu saatte bildiğiniz veyahut yeni öğreneceğiniz bir Fumetti serisini sizlere dilim döndüğünce anlatmaya çalışacağım.
Neden Tommiks’le başladığımızı anlatayım. Kendisi benim okuduğum ilk çizgi romandır. Bir nevi ilk göz ağrım. Böyle bir yazı dizisine onla başlamazsam ayıp olurdu. Ayrıca belirteyim bu yazı dizisinde hiçbir zaman Tex ve Zagor göremeyeceksiniz. Çünkü ikisini de bir türlü sevemedim efenim. Bir türlü ısınamadım zat-ı muhteremlere. Neyse yazımıza başlayalım.
Tommiks’in orijinal adı Capitan Miki’dir. Yani Tommiks bizim milletin uydurduğu bir isimdir.. İnternette Tommiks diye arama yaptığınızda hayatta yabancı kaynağa ulaşamazsınız. O dönemlerde yurtdışından gelen eserleri orijinal isimle sunmama gibi bir alışkanlığı varmış yayınevlerimizin. Bu konuyu her seferinde tekrar tekrar anlatmama düşüncesinde olduğum için bu konuyu ilk yazıda bir paragraf ayırarak bitirmek istedim. Bir düşünün Red Kit filmleri niye Lucy Lucke olarak geçiyor. O zaman bana hak verirsiniz :D
Yüzbaşı Tommiks 1835-1840 yılları arasında yaşayan bir rancerdir. Şimdi diyeceksiniz ki rancer nedir? Efenim rancer bizdeki korucuya denk düşmektedir (Ne kadar doğru olmasa da kendi tanımımı söyleyim: Bizdeki jandarma, Vahşi Batıda rancer). Tommiks yüzbaşı ünvanını ilk macerasında ve henüz 15 yaşındayken (Bebek yüzlü filan değil yani bildiğiniz çocuk) alır ve ne hikmetse bir türlü o rütbesi yükselmez. Yüzbaşı Tommiks’in yaşadığı döneme dikkat çekecek olursak o dönem her Pazar TRT’de babalarımızın izlediği Western filmlerinin dönemidir. Herkes altın peşinde, Amerika sürekli göç almakta ve kasabalarda şerifler güvenliği sağlamaya çalışmaktadır. Ama şerifler tek başına yeterli midir tabii ki hayır. Bu yüzden merkeze uzak yerlere rancer dediğimiz kolluk kuvvetleri yerleştirilerek güvenlik arttırılmaya çalışılmıştır. İşte Tommiks de tam burada devreye giriyor. Kendisi Newada’nın ortasındaki Coulver Kalesi’ndeki karakolu sayesinde görevden göreve atılmaktadır. Google Maps’de biraz arama yaparsanız karşınıza sadece Culver adlı Los Angeles’da bir yer (California’da yani) çıktığını görebilirsiniz. Yani Coulver kısmının hayali olduğunu söylemek mümkün.
Her fumetti karakteri gibi Tommiks’in de hikayesinde yardımcıları vardır. Yani Side-kick durumu sadece comicsle sınırlı değil. EsseGesse’nin yardımcı konusunda temel bir prensibi var. Bir şey yapmayı aşırı seven 2 yardımcı. Ne demek istediğimi sonraki haftalarda daha iyi anlayacaksınız. Tommiks’in içkiye aşırı düşkün iki yardımcısı vardır. Konyakçı ve Doktor Salasso. Konyakçı, Tommiks için baba gibi bir figürken Salasso hikayeye daha sonradan dahil olmaktadır. Ayrıca Tommiks’in bir de aşkı Suzi vardır (Bunu bile Türkçeleştirmekten geri durmamışız…). Suzi genelde atarlı ve tripli tam bir ergen kız tiplemesiyle karşımıza çıksa da kendisi Kulver Kalesi’nin albayı olan Brown’un kızıdır. Bu senaryoyu Türkiye’de uygula seri yasak aşk üçgenine dönüşür. Allahtan İtalyanlar işi biraz daha biliyor.. Tommiks’de bu 5 karakter dışında her sayı farklı karakterler görürüz yani hikayede sık sık adı geçen kahraman yok denecek kadar azdır. Her sayı farklı bir düşmanla karşılaşan yüzbaşımız zaman zaman zalim bir yöneticinin zaman zaman bir üçkağıtçının peşinden koşmaktadır. Sanırım Tommiks’in en büyük düşmanı kim derseniz de düşünmeden Binbir Surat (Magic Face) derim. Ama en büyük kötü o diye direkt onun maceraları güzel sanmayın. En tatsız maceralar bu herifle yaşadığı maceralar denebilir kendi adıma…
Çizim konusuna gelecek olursak EsseGesse’nin yüz odaklı çizim tekniğini her sayıda görebiliyorsunuz. Zaman zaman çok güzel tasvirlere rastlanabilirken genel olarak basit çizimler sayfalarımızı dolduruyor ancak bu hikayenin akıcılığını bozuyor sanıyorsanız büyük bir yanılgı içindesiniz. 1-2 sayı okuduktan sonra bu çizim tarzına alışıyor ve hikayeye cuk oturduğunu anlayabiliyorsunuz.
Bir ilginç bilgiyle devam edip sonuca bağlayalım yazımızı. Tommiks “çocukların aklını çelebileceği” endişesiyle 1961 yılında yasaklanmış. İşin daha ilginç yanı bu yasak taa 2013’de yürürlükten kaldırılmış. İşin komik tarafı ise bu 50 yıl içinde Tommiks’in sayısız yayınının çıkması. Madem yasak yayınların çıkmasına bunca yıl niye izin verilmiş anlaması güç :D
Her hafta yazının sonunda “okumalı mıyım” köşesi olacak. Serilerin kimlere hitap ettiğini anlatmaya çalışacağım burada da. Tommiks için konuşacak olursak 10-15 yaş aralığında değilseniz okumayın. Evet bunda çok ciddiyim çünkü hikaye derinliği ve akıcılığı bakımından bu yaş kitlesinin üstündekileri hiç sarmayabilir. Peki Tommiks’i kimlere okutmalıyım diyorsanız da eğer bu yaş aralığında bir tanıdığınız varsa tutuşturun eline cilt cilt Tommiks’i. Bir süre sonra okuma alışkanlığı kazandığını göreceksiniz. Çünkü Tommiks hikayeleri akıcı bir çocuk kitabı gibidir. Haftaya Türkiye’de fumetti deyince tür olarak betimlenen iki seriden ikincisini yani Teksas’ı anlatmaya çalışacağım. Bizimle kalın…
0 yorum:
Yorum Gönder